Aktifin Zıt Anlamlısı Nedir? Bir Hafif Ters Dönüş Hikayesi
“Aktifin Zıt Anlamlısı Nedir?” Sorusu Beni Bırakmadı
Geçen gün, arkadaşlarla bir kafede oturuyoruz. Herkesin bir şeyler söylediği, gülüp eğlendiği bir ortam. Tam o sırada, “Aktifin zıt anlamlısı nedir?” diye soran bir arkadaşım çıktı.
Tabii, bu soru bana göre çok derin bir mesele. Hani bazen öyle sorular vardır ya, o soruya verilen cevap sadece kelimelerle sınırlı kalmaz, bir anda tüm evrenin anlamını sorgulamaya başlarsınız. O kadar ciddi bir soruydu ki, tam böyle düşünmeye başladım ki, iç sesim devreye girdi: “Hadi ama, bu kadar kasma, biraz eğlen.”
Tabii, arkadaşım gayet ciddi bir şekilde devam etti: “Aktifin zıt anlamlısı nedir, yahu? Hareketsiz mi, tembel mi?”
O an, ortamda bir sessizlik oluştu. Herkes birbirine bakıyor, kimse net bir cevap veremiyor. “Aktifin zıt anlamlısı nedir?” sorusu, o kadar sıradan bir soru gibi görünse de içsel bir hesaplaşmaya dönüştü.
Hareketsizlik Hakkında Konuşalım: Yavaşça Düşün, Derinlemesine…
İçimde bir düşünce fırtınası başladı. “Aktifin zıt anlamlısı nedir?” sorusu bana kendi hayatımı sorgulatmaya başladı. İzmir’in sıcağında, her şeyin yavaşça aktığı, insanlar bir kafede otururken dondurmanın eridiği bir günde, bende içsel bir huzur arayışı başlamıştı. Tam o sırada, iç sesim şöyle dedi: “Hayır, bu yazıyı yazmanın zamanı geldi.”
İçsel huzur, elbette tembellikten gelir. Tembellik… Yani, belki de cevabın tam kendisi bu. Benim gibi biri için tembellik, öyle zıplayıp hoplayıp koşmak gibi bir şey değil. Tembellik, uzanıp bir filmi izlemek, hiç düşünmeden sofrada öylece oturup koca bir pizza bitirmek. Aslında hepimiz zaman zaman o tembelliğe ihtiyaç duymuyor muyuz? Bir anda geri çekilip, sadece durup, “Neden hızla yaşayıp, koşmamız gerekiyor?” diye sormak… Bazen tembellik de bir hak.
Ve işte o anda düşündüm: Aktifin zıt anlamlısı “tembellik” değil mi? Ama tabii, bu “tembellik” kelimesi de insanların kafasında o kadar fazla farklı çağrışım yaratıyor ki… O yüzden bu cevaba bir açıklık getirmek gerekiyor.
Tembellik mi, Zihinsel Boşluk mu?
Bunu bir örnekle anlatayım. Akşam işten dönerken, genellikle bana doğru koşan bir kedi vardır. Her seferinde o kediyi gördüğümde içimden “İyi ki o kediye benzemiyorum,” derim. Kedi, hareketsiz, sessiz bir şekilde uzanır, bazen güneşin altında yatar ve sadece etrafındaki küçük şeylere bakar. Yani, onun yaşam tarzı tembellikten ibarettir. Bir an için, kedinin o anki ruh haline hayran kalırım: “Neden biz de kediler gibi olmuyoruz?”
Sonra düşünürken, iç sesim “Ama kediler de her zaman tembel değil, zaman zaman aktifler” diye karşılık verir. “Bu tamamen bakış açısına bağlı” diyerek kendimi sakinleştiririm. Evet, aktif olmak ve tembel olmak arasında bir denge olmalı, çünkü ne fazla tembellik, ne de aşırı aktif olmak insana huzur verir. Her şeyin bir zamanı var.
Yavaş Hareket Etmek: Temizlik ve “Aktiflik”
Bir de temizlik meselesi var, tabii. Hani bir gün aniden kalkıp evin her köşesini temizlemek istersiniz ya, öyle bir şey işte. O zamanlar kendime diyorum: “Aktif olmak, temizlik yapmaktan ibaret değildir”. O temizlik anında bile, bir tür tembellik hali vardır. Her fırça darbesi, her süpürge hareketi, bir tür içsel tembellik gibi gelir. Ama yine de aktif oluyorum, sanki her şey düzenli bir şekilde ilerliyormuş gibi. Böyle düşünüp harekete geçtiğimde, belki de tembelliğin en güzel halini yaşıyorum.
Sonuç: Aktifin Zıt Anlamlısı: Bir Sonraki Günü Düşünmek
Sonunda, bu “Aktifin zıt anlamlısı nedir?” sorusunun cevabını buldum: “Zihinsel ve fiziksel bir duraklama.” O anı, o hissi, o anlık durumu yaşadım ve aslında tembellik de bir anlamda rahatlama şekli. Tembellik de bir tür denge. Hareketsizlik, bazen zihinsel yorgunluğu toparlamak, içsel dengeyi bulmak için en sağlıklı yol olabilir.
Ve en nihayetinde, hayatın her anında, işte tam o anlarda, aktif olmanın yanında, o hareketsiz, duraksayan, belki de tembel anlar da bizim için gerekli. İnsanlar bazen o yavaşlıkta gerçek huzuru bulurlar. Öyleyse belki de aktifsizlik, aktifliğin kendisinden çok daha derin bir anlam taşır.
Şimdi de, kafede sorduğum arkadaşım bana bakıyor ve “Aktifin zıt anlamlısı nedir?” sorusunun cevabını çoktan bulmuş olmalıyım diye düşünüyordur. Ama ben yine de bir adım daha geriye çekilip, “Bilmiyorum, belki de sadece bu anı yaşıyorum,” derim. Yavaş, sakin, ama bir o kadar da huzurlu.